16 Mayıs 2011 Pazartesi

Tayland

Tayland

Tayland

Yeryüzünün en güzel manzarasına sahip yerlerden biri... Kumsalları, dağları, kültürü ile her anınızı unutamayacağınız anılara sahip olmakla geçireceksiniz. Tayland halkının kültürel miraslarını incelerken, ibadet biçimlerini anlamaya çalışırken, yaşam stillerini, sevinçlerini hüzünlerini uzaktan bile izlerken çok şaşıracaksınız. Unutulmaz bir tatil için hazırsanız eğer, işte Tayland seyahatinizden önce bilmeniz gerekenler;

Başkent: Bangkok
Para Birimi: Baht
Vize: Türk vatandaşlarından istenmiyor. Ülkeye girerken 30 günlük serbest dolaşım hakkı alınıyor.
Saat Farkı: 5 saat ileri
Uçuş süresi: 9 saat
Dil: Thai dili ülkenin resmi dili ama İngilizce ve Çince anlaşmak mümkün.
Gidilmesi gereken yerler: Bangkok’ta Grand Palace, Buddha Heykeli, tapınaklar, Yüzen Şehir, Patpong, Pattaya, Phuket Adası.

Uzakdoğu seyahatinin doğru adresi; TAYLAND!

9 saatlik bir uçuşun ardından ineceğiniz Bangkok Havaalan’ında yüzünüze çarpan sıcak hava ve nemi o dakika fark edeceksiniz. Tayland’ın havasının çok sıcak ve nemli olmasından ötürü, ülkenin en kötü mağazasında bile klimanın ferahlığını hissedeceğiniz için gözünüz sakın korkmasın… Sıcak ve nemli havasıyla 40 dereceyi bulan hava sıcaklığı ile özellikle Mart ve Nisan aylarında yüzde 80 nem oranına ulaşıyor. Tayland’da meşhur mason yağmurları Haziran ve Ekim ayları arasında görülüyor. Kasım ile Şubat ayları arası ise Tayland’ın en soğuk olduğu dönemler… Tayland ile Türkiye arasında saat farkı 5 saat. Yani saatlerinizi 5 saat ileri almayı unutmayın! Tayland’ın ana dili Thai dilidir ama Tayland’ın hemen hemen tüm yerlileri İngilizce konuşup anlaşabiliyorlar. Ülkede yaygın olarak konuşulan bir başka dil ise; Çince. Tayland’a gitmek için vize engeliniz de yok. Türk vatandaşlarından ülke vize istemiyor! Ülkeye girerken yapmanız gereken şey 30 günlük dolaşım hakkı almak.
Tayland’da seyahat etmek Tayland halkının sempatikliği ile çok kolay hale gelebiliyor. Krallıkla yönetilen Tayland’da, dinlerine saygı göstermeniz şart. Buddha heykellerini ziyaretiniz sırasında ayakkabıları çıkartmak ve kapalı giyinme şartları bulunuyor.


Uzakdoğu’nun New York’u; BANGKOK!
1782 yılında 1.Rama tarafından kurulan Başkent Bangkok, Thai dilinde “Melekler Şehri” anlamına geliyor. 400’e yakın tapınak bulunan şehirdeki tüm müzeler ve tapınaklar UNESCO tarafından koruma altına alınmış. Tayland’a eğer bir seyahat acentesi ile gidecekseniz, tura dahil olmasa bile rehberinizden sizleri Grand Palace’a götürmesini isteyin. 100’den fazla binadan oluşan sarayı görmek, sarayın önündeki askerlerin nöbet değişim merasimlerini izlemek, hafızanızda büyük yer edecek. Tapınakları gördüğünüzde fark edeceğiniz, gösteriş ve ihtişamı bu sarayda fazlasıyla fark edeceksiniz. Tayland halkının aylık geliri ortalama 100$ civarında olmasına rağmen, tapınaklarında ya da kutsal saydıkları tüm mekanlardaki lüksü gördüğünüz zaman dinlerine ve ibadetlerine verdikleri önemi anlayacaksınız. Bangkok’ta göreceğiniz en önemli yerlerden birisi de Altın Buddha Heykeli’nin olduğu tapınak. 5.5 ton ağırlığında ve 3 metre yüksekliğinde yapılmış. Bu heykeli görmeye giderken, kapıda ayakkabılarınızı çıkartmak ve sessiz olmak zorundasınız. İçeriye girdiğinizde heykelin önünde gözyaşlarına boğulmuş ibadet eden Taylandlıları görebilirsiniz. Seksi showları, güzel ve gösterişli limanları ile ünlü olan Bangkok’ta yüzlerce tapınak bulunuyor. Emerald Buha ve Reclining Buddha Tapınakları, Bangkok’un en önemli tapınakları arasında... Bangkok yaşamını anlamak için gezeceğiniz tapınaklar tabii ki yeterli olmayacak… Şehrin içinden geçen khlongs kanallarında deniz taksileri kiralayarak gezinti yapabilirsiniz. Chatuchack Park’ta kurulan “Yüzen Şehir” adı verilen çarşıda sıkı bir pazarlıkla çok ucuza hediyelik eşyalar alabilirsiniz.


Tayland halkının büyük bir bölümü gelirlerini hayvancılıktan elde ediyorlar. Filler, yılanlar ve Uzakdoğu’nun geleneksel törenlerinde yerlilere eşlik eden tüm hayvanlar, ülke insanlarının birçoğunun geçim kaynağını oluşturuyor. Onları eğitiyor, bakıyor, zamanlarının çoğunu onlarla geçiriyor ve gelen turistlere yaptıkları show’larla para kazanıyorlar. Budizm dininin dışında, Tayland’da pek çok şey kutsal sayılıyor. Fillerin insanların üzerinden atlamasının onlara şans getireceğine inanılıyor ve fillerle çok yakın dostluklar kuruluyor. Tayland ziyaretiniz sırasında sıkça karşılaşacağınız fil gösterilerini çok seveceksiniz. Ayrıca ülkede maymunlarında kutsal olduğuna inanılıyor. Tayland sokaklarında gezerken başınızdaki şapkayı, ya da çantanızdaki bir şeyi aniden gelip kapan maymunlarla karşılaşmanız mümkün. Budhha’ya tapan Tayland’lıların, ölü yakma merasimleri de oldukça ilginç ayrıntılardan. Tayland halkı, ölen yakınlarının bir daha dünyaya geleceğine inandıklarından, cenaze törenleri de bir hayli ilginç oluyor. Ölen yakınlarını büyük fırınlarda yaktıktan sonra, küllerini yakınlarına veriyorlar. Budizm dinine göre bir başka detay ise; her genç erkeğin evlenmeden önce bir ay süreyle tapınakta ibadet etmesi. Her Tayland’lı erkeğin, askerlik görevi gibi bu görevini yerine getirdiği Tayland’da, halk dinlerine bağlı bir şekilde yaşamını sürdürüyor. Erkekler manastıra kendini kapatıyor ve 8 budistle beraber öğleden sonra hiçbir şey yemiyor, seksten alkolden uzak duruyor, sigara içmiyor ve kozmetik ürünlerinden hiçbirini kullanmıyor. Böylelikle Taylandlı genç erkekler sabırlı olmayı ve kötü alışkanlıklardan kurtulmayı öğreniyor.


Budizmi öğrenmeden Tayland’ı anlamak zor…
Budizm tanrı ve tanrıçaların olmadığı bir din olarak yayılmıştır. Budizm’e göre var olan her şey Tanrı’nın müdahalesi olmadan, mekanik yasalara uygun olarak maddeden meydana geliyor. Hayatta her şeyin geçici olduğuna inanılan bu dinde, hayatta bağlanmaya değecek hiçbir şey olmadığına inanılır. Budizm’in kurucusu olan Gautama Buddha’nın M.Ö 563-483 yılları arasında Hindistan’da yaşadığı tahmin ediliyor. Buddha’nın anlamı aydınlanmış kişi.. Buddha, 25 yaşından sonra sürekli yaşam ve ölümün ardındaki gerçeği aramış. 16 yaşında kuzeniyle evlenen Buddha, hiçbir eksiği olmamasına rağmen ciddi bir doyumsuzluk içinde olduğunu, başka bir şeyler aradığını fark etmiş. Gerçeği aramaya karar verip sarayda eşini ve çocuğunu da bırakarak gezmeye başlamış. Önceleri kendisine eziyet edercesine yıllarca oruç tutmuş ama daha sonra bunun kendi bedenine bir işkence olduğunu düşünerek bundan vazgeçmiş. Daha sonra bir gece Bodhi Ağacı’nın altında otururken ilham gelmiş ve o günden sonraki hayatını yeni felsefesini insanlara anlatarak geçirmiş. 4 temel öğretiden oluşan bu felsefede Buddha insanlara hep şunu anlatmış; çektikleri acıların sebebinin bencil ve doymak bilmek istekleri olduğunu, insanın bencilliğinin ve isteklerinin sona erdirilebilir olduğunu ve bütün bu doymak bilmez arzu ve iştahın ortadan kaldırıldığında ortaya çıkan durumu da nirvana olarak adlandırmış. Doğru görüş, doğru niyet, doğru hareket, doğru geçim kaynağı, doğru çaba, doğru düşünme, doğru meditasyon Buddha için, mutlu olmanın şartıymış.


Camlardaki parmaklıklar, kötü niyetli ruhlar için!
Tayland halkının ilginç bir tarafı da kötü niyetli ruhlardan son derece korkuyor olmaları. Bu korkularından dolayı Tayland’ın dört bir yanında bulunan apartmanların camlarına dikkatlice bakarsanız, hemen hemen hepsinde en üst katında bile demir parmaklıkları görebilirsiniz, üstelik bu demir parmaklıkların evin içerisinden, camın gerisinden takılmış! Bu demir parmaklıklarla kötü ruhların içeriye girmediğine inanan halkın büyük bir çoğunluğu evlerinde bulunan küçük tapınaklara, gece yatmadan önce yiyecek bırakıyor. Böylelikle ruhların onlara zarar vermeyeceğine inanılıyor! Tayland’ın sıcak ve nemli havası sebebiyle, halk çamaşırlarını ütülemiyor. Yıkanan giyecekler, düzgün bir şekilde askılara asılıyor ve öylece kurumaya bırakılıyor ve kıyafetler ütülenmişçesine düzgün bir şekilde kuruyor. Bangkok’ta bulunan kanalların etrafında bulunan evler ise bir hayli ilginç. Şehir kanallarının içerisinde, suyun içine kurulan evler, Tayland yaşamı hakkında pek çok ipucu yakalamanıza neden oluyor. Kanal suyunun belirli dönemler yükselmesi sebebi ile yüksekte bulunan evleri gördüğünüzde çok şaşıracaksınız. Yüzen çarşı adı verilen çarşıya su taksileri ile gidip, suyun içinde bir sandaldan bir sandala alışveriş yapacaksınız. Kesinlikle pazarlık yapmanız gereken alışverişlerde, Tayland’ın tropik meyvelerinden tatmayı sakın unutmayın!


Gece hayatına kendinizi kaptırmamaya dikkat!
Bangkok’taki gece hayatı, tatilcilerin en çok ilgisini çeken faaliyetler arasında bulunuyor. Go-go barlar, show barlar, İngiliz stilinde publar, klüp ve discoları ile gece hayatının nabzını tutan şehrin en popüler yeri ise Patpong. Ancak bu popülerlik iyi anlamda değil. Patpong’ta bulunan salaş barlarda bulunan hayat kadınlarını görmeye giden erkeklerin, mekandan ayrılırken yaşadığı şok ise tatillerini zehir edebiliyor. Pavyon kültürü ile işletilen çoğu mekanda, içeriye girip içtiğiniz içkinin bedeli size gece sonunda yüklü bir hesap ile ödetilebiliyor! Gittiğiniz gruptan ayrılmamanız, grup halinde dolaşmanız, ya da tavsiye edilmeden bilmediğiniz barlara girmemeniz tavsiye edilir! Thai kültürü cinsel tercihlere tolerans gösteriyor. Gay club ve diskolar Tayland’da çok sayıda bulunuyor. Bangkok’ta bulunan restoranların birçoğunda, yediğiniz Thai yemeklerine Thai müziklerinin eşlik ettiğini göreceksiniz. Restoranların çoğunda düzenlenen dans şovlar, thai box maçları, gelen misafirleri eğlendirmek adına Bangkok’ta bir gelenek haline gelmiş gibi… Bangkok’ta konakladığınız akşamlardan birinde Rajdamnoen veya Lumpini Stadia’yı görmenizi tavsiye ederiz. Bir tane Bangkok Post edinirseniz eğer, nereye gitmeniz gerektiğini, nerelerin tavsiye edildiğini oradan öğrenebilirsiniz.

Adayı fillerle keşfetmeye hazır mısınız?
Ülkenin en büyük adası olan Phuket Adası, Tayland’da en fazla turistin geldiği bölge olarak tanımlanıyor. Birbirinden güzel beach’leri ile, güneşin tadını doyasıya çıkaracağınız bu adada, keyifli vakit geçirebilmek için birçok alternatif bulunuyor. Bungy Jumping ile adrenalininizi en yüksek seviyeye çıkarabilir. Filler ile yapacağınız trekkingte adanın dört bir yanını keşfedebilir, deniz sporları yaparak, okyanusun tadını çıkarabilir, Thai mutfağını öğrenmek için düzenlenen kurslara katılabilir ve dağ bisikletleriyle tura çıkabilirsiniz. Yağmur ormanları’nı görebilir, ananas ve hindistancevizlerini yetiştirildikleri yerde yiyebilir ve Uzakdoğu’nun mistik havasına kendinizi kaptırabilirsiniz. Tayland’ın yüzmeye ve dalmaya elverişli, hindistancevizi ağaçları ve palmiyelerle kaplı bir başka adası ise Ko Samui…


Pattaya’nın arka sokakları…
Pattaya, Tayland’ın sayfiye, tatil kasabalarından biri… Turistik bir bölge olarak bilinen Pattaya, seyahat acentelerinin birçoğunun Tayland gezilerine dahil olan bölgelerden… İçinde bulunan birbirinde lüks oteller, çarşılar, publar ve clubler Türkiye’nin Bodrum’unu andırsada, Pattaya’nın gece görüntüsü pek iç açıcı değil. Tayland’ın en işlek fakat gece hayatının pekte iyi olduğunu söyleyemeyeceğimiz bölgelerinden biri olan Pattaya, seks ticaretinin kötü bir üslupla yapıldığı yerlerden biri. Tayland’da yasal olarak yapılan seks ticareti, belli bir zaman devlet tarafından önüne geçilmeye çalışılsa da, en büyük turizm gelirinin fuhuştan elde edilmesinden dolayı, kral tarafından yasal bir hale getirilmiş. Seks turizmi için, dünyanın dört bir yanından gelen turistler, Tayland’da yasal olan fuhuş için özellikle bu ülkeyi tercih ediyorlar. Pattaya’da fuhuş yaşının 13’e düştüğü göz önüne alınırsa, turistik bir bölge olan Pattaya’nın dışarıdan görünüşü oldukça kötü. Pattaya, Türkiye’deki Bodrum görünümünde olan Tayland’ın sayfiye yerlerinden biri. Genelde oteller ve gece kulüplerinin bulunduğu bölgede, barlar sokağını andıran bir cadde bulunuyor. Cadde üzerindeki barlarda, hayat kadınları, striptizci dansçılar ve lezbiyenlere sık sık rastlamak mümkün.


Melekler Şehri’nin ardından Tapınaklar Şehri…
Tayland’ın ikinci büyük şehri ve ülkenin kuzeyinde bulunan Chang Mai, şirin ve eski bir görünüme sahip. Birbirinden ilginç 300’e yakın tapınağa sahip olan bu şehir, garip ama hoş bir tarihi içinde barındırıyor. Oldukça modern ve sıcak olan bu kente lezzetli yemekleri, alışveriş olanakları, ucuz fiyatları ve eğlenceli gece hayatı sebebiyle çok sayıda turist akın ediyor.
Tayland’da gezmeye doyamayacak, yeni şeyler öğrenmek için can atacaksınız. Gezmekten sıkıldığınızda yapabilecekleriniz ise sıralamakla bitmez. Dünyanın en güzel sualtı manzarasına sahip olan Tayland sahillerinde, dalış dersleri alabilir ya da dalış malzemelerini gideceğiniz adalardan temin edebilirsiniz. Pattaya, bütün bir sene boyunca dalış yapmaya elverişli adalardan biri. Ko Samui ve Ko Pha Nang adalarında dalış sezonu Ocak ve Ekim ayları arasında yaşanıyor. Andaman sahillerinde ise Nisan ve Aralık ayları arasında dalış yapılabiliyor. Thai mutfağını yakından öğrenmek isteyenler içinse, şehirlerde ve turistlerin konakladığı mekanlarda kurslar düzenleniyor. Thai Box, Tayland’ın geleneksel sporudur. İngilizce olarak düzenlenen kurslara katılabilir Thai Box’un tüm inceliklerini öğrenebilir, gezinizin sonunda iyi bir Thai Box’cu olabilirsiniz. Thai Boz kursları, Bangkok, Naklua ve kuzey Pattaya’da düzenleniyor. Budist tapınaklarında, meditasyon kurslarına katılarak kendinizi rahatlatmanın yöntemlerini öğrenmekte, Tayland gezinizde size çok keyifli gelebilir. Tayland’da treking yapmak için en ideal bölgeler; Chiang Mai, Mae Hong Son ve Chiang Rai. Yerel rehberlerin eşlik edeceği tırmanışınızda, şehre tepeden bakmak çok eğlenceli olacak!

Tayland’ın 65 milyonluk nüfusunun yüzde 95’i Budist yüzde 4’ü Müslüman geriye kalan yüzde 1’lik oran ise Hristiyan ve başka dinlere mensup.


Thai mutfağını denemeden dönmeyin!
Tayland’da yiyeceğiniz yemekler size biraz değişik gelebilir. Türkiye’de olan Thai Mutfağı’ndan bile çok farklı olan bir kültürde pişirilen yemekler, mutlaka denenmesi gerekenlerden. Adalarda ise kesinlikle deniz mahsülleri yemeniz gerekiyor, jumbo karidesler, ıstakoz ve okyanus balıklarını tatmadan dönmemelisiniz… Caddelerin köşelerinde kurulu olarak göreceğiniz tezgahlarda, kızarmış küçük ahtapotlardan tadabilirsiniz. Özellikle Bangkok’ta, ben değişik yemekler yemem diyenler için pek çok alternatif bulunuyor, İtalyan restoranlarından, Çin restoranlarına, fast food’dan, Türk restoranlarına kadar birçok mekan Bangkok caddelerinde akşam geç saatlere kadar açık oluyor. Eğer ki yemeklerinizi değişik bir atmosferde yemek isterseniz, kanal üzerinde yapacağınız tekne turunda ilginç soslarla yapılmış balık ve bir bardak bira (özellikle Chang ve Singha biraları) eşliğinde keyifli bir yemek yiyebilirsiniz. Tayland’da hemen hemen her restoranda çeşitler halinde sunulan pilavlar ve çorbalara dikkat edin, çünkü onlar Taylandlıların sofralarından eksik olmayan yemek çeşitleri…


Gece sıkılınca, gece pazarına!
Lüks alışveriş merkezleri arıyorsanız; "Silom" ve "Siam" Caddelerinde bulunan modern alışveriş mekanlarında rastlayabilirsiniz. Sarayın yakınlarında bulunan "Phurat" ise çok çeşitli kumaşları ve tekstil ürünlerini bulabileceğiniz bir caddedir. Çin Mahallesi de alışveriş için eğlenceli bir mekan. "Patpong" ve "Khao San Caddeleri" gece trafiğe kapanmasıyla bir anda kurulan tezgahlarla canlanıyor. Buradan Tayland’a özel birçok küçük objeyi satın alabilirsiniz. Thai İpeği satın almak istiyorsanız eğer, ünlü tüccar Jim Thompson Evi’nin yakınlarından gönül rahatlığıyla gerçek Thai İpeği satın alabilirsiniz. Tayland teknolojiye meraklı olanlar içinde bir cennet havasında. Cep telefonu, kamera gibi elektronik aletleri ve aparatlarını Tayland’dan çok ucuz fiyatlara temin edebilirsiniz.


Bütün yorgunluğunuzu Thai Masajı ile atın!
Tayland sokaklarında dikkatinizi çekecek bir başka detayda; her 15-20 metrede bir masaj salonu görecek olmanız. Dünyaca ünlü Thai Masajı’nın yapıldığı bu salonlarda, Taylandlı çalışanların öğle tatillerinde bile masak yaptırdığını göreceksiniz. Uzakdoğu’nun en ünlü masajlarından biri olan Thai Masajı, vücuda daha iyi enerji akımını sağlamak, gerginliği azaltmak için uygulanan bir teknik. Tütsüleri kokulu mumlar, aromatik yağlar eşliğinde yapılan bu masajın ardından kendinizi yılların yorgunluğunu üzerinizden atmış gibi hissedeceksiniz. Ayak parmaklarınızdan başlayarak, şakaklarınıza kadar süren bu masaj, yaklaşık 2 saat sürüyor. Türkiye’ye oranla çokm ucuz fiyatlara yapılan masajı, gittiğiniz klüplerde ya da plajlarda Taylandlı kızlara yaptırabilirsiniz.
Peki Bangkok’ta nasıl gezerim diyorsanız, Bangkok trafiğinde sürekli olarak göreceğiniz “Tuk tuk” adlı taksiler ile bir yerden bir yere ulaşabilirsiniz. Ancak bizim taksilerimizde ki taksimetre ile çalışmadıklarından, ne kadar fiyata götüreceğini önceden konuşmanız ve pazarlık yapmanız gerekiyor. Tayland’da yeni yıl, Songkran tapınağında Nisan ayında kutlanıyor. Geleneksel su savaşı ile kutlanan yeni yıl, gösteri ve partilerle sürüyor. Kasım ayında ise The Surin Elephant Round-Up denilen, fillerin onlara şans getirdiğine inanılan törenler düzenleniyor. Ortaçağ savaş kıyafetlerinin giyilerek hazırlandığı törende, halat çekme yarışı yapılıyor. Kasım ayında 600’e yakın maymuna Lop Buri Banquet adı verilen bir ziyafet düzenleniyor. Kasım ve Aralık ayı boyunca The Chianf Mai Yemek Festivali düzenleniyor. Bu festivalde yeni Thai yemekleri deneniyor.



0 yorum:

Yorum Gönder