16 Mayıs 2011 Pazartesi

Fransa

Fransa

Fransa

Dünyaca ünlü Eiffel Kulesi ile aşkların en güzellerine imzasını atmış olan Fransa, tatilciler içinde ayrı bir deneyim, ayrı bir lezzet oluyor. Avrupa’nın diğer ülkelerinden çok farklı özellikleri bulunan ülkede, Paris’ten, Nis’e kadar tüm şehirleri görmelisiniz. Hepsi ayrı güzel, her biri birbirinden değişik… Her birinden ayrı bir kültür, bir diğerinde ise bambaşka bir ambiyans var… İşte Fransa’dan kısa kısa notlar…

Başkent: Paris
Nüfus: 60.400.000
Saat farkı: 1 saat geri
Uçuş süresi: 3,5 saat
Dili: Yaygın olarak Fransızca konuşuluyor.
Para Birimi: Euro (€)
Ülke kodu: 33

Dünyanın menzilinde kilit noktada bulunan, Avrupa’nın da politik durumunun kalbi olan Fransa, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra arttırdığı gücüne, güç katmaya devam ediyor. Şampanyayı dünya ile tanıştıran Fransa kendine yakışan bir üslup ile yarattığı Fransız mutfağı ile de tüm dikkatleri üzerinde topluyor. Yemeklerinin haricinde karar vereceğiniz Fransa seyahatinizde, göreceğiniz birbirinden güzel mekanlar ve binalarda hiç şüphesiz ki sizi kendinizden geçirecek. Ama eminiz ki Fransız Mutfağı ve bu yiyeceklerden tattığınız yerler sizi kendisine hayran edecek. Şarabı Türkiye’de ya da başka hiçbir yerde Fransa’da olacağı kadar doyumsuz bir lezzetle içmemişsinizdir eminiz. Şimdi siz, şarabın madenine, ilk ortaya çıktığı yerlerden birine, işin uzmanının yurduna gidiyorsunuz. Dünyanın en iyi restoranlarının bulunduğu Fransa’da yemek yemek sizin için bir tutkuya dönüşecek. Tüm dünyaya yayılan mutfak kültürünün içinde bulunan değişik türdeki peynir çeşitlerini, Fransız yemeklerinin içerisinde denemeye bayılacaksınız…


Bahar ayları ziyaretçiler için en ideal zaman olabilir, turizm Fransa’da Mayıs ayında yoğunluk göstermeye başlıyor. Sonbaharda da Fransa’da hava sıcakları çok fazla düşmüyor, ancak kış saati uygulamasından dolayı, gün ışığından ve gündüzlerden fazla yararlanılmayacağı düşüncesi ile, o dönemlerde fazla turist Fransa’yı ziyaret etmiyor. Kış demek Fransa’da kar ile oynamak anlamına geliyor. Pirene Dağları ve Alplerde, özellikle Christmas tatillerinde müthiş bir yoğunluk oluşuyor. Yazın ise Temmuz ortasından Ağustos sonuna kadar ülke insanları 5 haftalık zaman diliminde yıllık izinlerini kullanarak yazlık mekanları tercih ederek, şehirden uzaklaşıp deniz kenarı tarzındaki yerlere gitmeye başlıyor. Şubat ve Mart ayında da benzer dönemler yaşayan Fransa’da ülkenin yoğun kentlerini sessiz bir görünüm kaplıyor.

Bordeaux

Bu resim gibi şehirde, şarap kadehlerinin birbirine çarptıkları andaki sesinin ekolarını duymaya alışmalısınız!

Fransa’nın 7 adet kilit şarap bölgelerinden birinin bulunduğu Bordeaux’ta birbirinden ihtişamlı müzeler, canlı gece hayatı ve plajlar bulabilirsiniz. Geniş caddeler, neo- klasik mimari ile donatılmışken, 18.yy dönemini yansıtan eski ama ihtişamlı arabaları cadde kenarlarında park halinde görmeniz mümkün. Etnik yapının fazlasıyla hissedildiği şehirde okuyan 60 bin üniversiteli öğrenci, göreceğiniz resmi tamamlıyor olacak.

Nice (Nis)

Cote d’Azur’un başkenti olan Nice (Nis), Fransa’nın en seksi, en görkemli şehirlerinden biri. Nis’te bulunan kumsallar çakıl taşları ile kaplı, bir yandan da çoğu boş, ılık ve temiz. Eğer sükunet içerisinde ve popüler bir yer arıyorsanız Nis’e doğru hareket etme zamanı! Nis’e Temmuz ve Ağustos aylarında gitmeyi tercih etmeyin diyoruz, sıcak ve yoğun kalabalık trafik kabusu ile birlikte sıkıcı hale gelebilir. Mayıs ve Haziran en güzel zamanlar, bu zamanları takiben Eylül ve Ekim ayları da Nis’i görmek için uygun bir tercih olabilir. Eğer eğlence istiyorsanız ve partilere katılırım diyorsanız, Şubat ayındaki Karnaval’a mutlaka katılmalısınız.

Paris

Paris’te tüm duyma, görme, dokunma, tatma, koku alma duyularınızı dikkatle harekete geçireceksiniz.

Romantizmin, sanatın ve muhteşem yemeklerin merkezi Paris, gezmek için, cafelerinde oturup dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçileri izlemek için de dört dörtlük bir yer. Paris’te gezerken edineceğiniz bir şehir pass kartıyla, 60’a yakın müzeyi ücretsiz gezme hakkına sahip olabiliyorsunuz. Eğer sadece Paris’in meşhur yerlerini gezmek isterseniz, öğlen 3’ten önce daha ucuz fiyata ziyaret edebiliyorsunuz. Dünyanın ikinci en yüksek kulesi olan Eiffel Kulesi, Georges Pompiduo Modern Sanat Galerisi, ünlü katedral Notre Dame ve Sacre Coeur kilisesi Paris’te görülmesi gereken yerlerden… Paris’e 34 km uzaklıkta bulunan Paris Disneyland ise 7’den 70’e herkesin uğraması ve çılgınlar gibi eğlenmesi için ziyaretçilerini bekliyor. Fransa’da suni olarak kurulan sahiller de oldukça ilgi görüyor. Güney sahilleri özellikle Cannes ve St Tropez genelde kalabalık ve oldukça pahalı ancak en iyi ve özel beach’lerin bulunduğu bölgeler. Bu yüzden beachler için batı bölgeleri tercih edebilirsiniz. Güney sahil şeridinin en büyük şehri olan Marseille ise, suç oranı en yüksek ve ırkçılığın en fazla olduğu şehirlerden. Bu şehri ziyaret etmek heyecan verici olabilir. Eğer surf yapmak, kumlarda dolaşmak istiyorsanız, Atlantik sahillerini tercih etmelisiniz. Biarritz’de moda plajları, La Rochelle’de sevimli ve hoş olanlarını, Brittany’de ise çok sayıda nefis beach’ler bulabilirsiniz.

Korsika Adası: Güney sahiline 100 mil mesafede bulunan ce Napolyon Bonaparte’nin doğduğu yer olarak bilinen Korsika Adası, Fransa’nın güney sahillerine 100 mil mesafede bulunuyor.

Fransa’ya gittiğinizde mutlaka görmeniz gereken bölgelerden biri de Champagne bölgesi… Şampanyanın yapıldığı ve şampanyanın babası olarak kabul edilen Dom Perignon’un yaşadığı yer olarak bilinen Champagne bölgesinde, şampanyanın yapılışını ve mahzenleri görmek eminiz ki ilginizi çok fazla çekecek! Hele ki alkole meraklıysanız, Champagne’ye uğramadan dönmeyin!

Fransa tatilinizde kendinize yapacak çok şey bulacaksınız. Fransa’da bulunan çok sayıda geniş kanallarda gezintiye çıkabilirsiniz. Fransa’nın gece hayatının merkezini cafeler ve barlar oluşturuyor. Paris’te en çok ilgi gören mekanlar Rue Oberkampf ve Menilmontant’ta bulunuyor. Cafe Charbon ve Mecano Bar ise mekanlardan en büyükleri ve en kalabalık olanları. Öğrenciler tarafından en çok tercih edilen ve genelde Latin müzikleri yapılan mekan ise; Le Piano Vache. Paris’te yılbaşı arifesi kutlamaları ise binlerce insanın oluşturduğu kalabalık ile birlikte Champs-Elysees’te kutlanıyor. Uluslar arası Büyük Kumdan Heykel Festivali ise Mayıs ve Haziran aylarında, dünya çapındaki yarışmacıları Herdelot şehrinde ağırlıyor. Kanada, Çin, Amerika ve Singapur başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinden yarışmacının katıldığı yarışmada, kazananlara para ödülü veriliyor.

Ağustos’un ikinci pazarında her yıl Fransa’da Domuz Festivali düzenleniyor. Bu festival sırasında Fransa’da olursanız eğer, domuz yarışlarını, sahiplerinin domuz kostümlerini veya domuz eti yeme yarışmasını izleme şansını yakalamış olacaksınız. Bu festivalin en ilginç anı ise ulusal domuz taklidi yarışması. Bu yarışmayı kesinlikle görmenizi tavsiye ediyoruz.

Modanın başkentindesiniz. Birçok modacıların, ünlü markaların mağazalarının göbeğindesiniz. Zevkinize ve para durumunuza uygun olan her şeyi satın alabilirsiniz.

Paris'te özellikle "Champs Elysees" (Şanzelize) nin arnavut kaldırımlı sokağında yürüyorsanız gözlerinizi alamayacağınız vitrinler, etrafta ki kafeler, geniş kaldırımlarda yürüyüş yapan insanlar... gece başka gündüz bir başka büyüleyicidir, Şanzelize...

Paris'e yılda gelen turist sayısı nüfusunun iki katıdır.


0 yorum:

Yorum Gönder